Genel

Özel’den Erdoğan’a hodri meydan: ‘2 Kasım Türkiye’nin kurtuluş günüdür’

CHP’nin cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’nun serbest bırakılması ve erken seçim talebiyle her hafta sonu Türkiye’nin farklı bir ilinde düzenlenen ”Millet İradesine Sahip Çıkıyor” mitinglerinin 12’ncisi Amasya’da yapıldı. Anıt Meydanı’nda gerçekleştirilen mitinge on binlerce vatandaş katıldı. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, burada yaptığı konuşmasında 2 Kasım tarihini işaret ederek Cumhurbaşkanı Erdoğan’a erken seçim çağrısında bulundu. Özel, ” Ey Erdoğan, 2 Kasım Pazar, eğer anketine güveniyorsan, kendine güveniyorsan, partine güveniyorsan hodri meydan. 2 Kasım Pazar getir sandığı, al boyunun ölçüsünü. ” dedi.  

Aziz İhsan Aktaş suç örgütüne yönelik yürütülen soruşturma kapsamında Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, Adıyaman Belediye Başkanı Abdurrahman Tutdere ve Büyükçekmece Belediye Başkanvekili Murat Şahin’in ve Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen rüşvet soruşturması kapsamında Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’in gözaltına alınmasının ardından yaptığı açıklamalar ile hükümete sert tepki gösteren CHP Lideri Özgür Özel’in Amasya’da düzenlenen ”Millet İradesine Sahip Çıkıyor” mitinginde yapacağı açıklamalar merakla bekleniyordu.

Özgür Özel, konuşmasından öne çıkan ifadeler şöyle:

– Taşında toprağında özgürlük yazan canım Amasya. Memleketim Manisa gibi şehzadeler şehri Amasya. Ferhat’ın dağları deldiği, milli mücadelenin simge mekanı, yurdun dört yanı işgal altındayken, milletin istikbalini yeni milletin azmi kurtaracaktır diyen yiğit Amasya!

– Bu ülkeyi korkmayanlar kurdu, korkmayanlar kurtardı. İçinde bulunduğumuz durumdan da korkmayanlar, sizler kurtaracaksınız. Amasya’ya adımımı attığımda, onun korkusundan 19 Mart’ta darbeye kalkışanların yaptıkları zulme inat, Ekrem Başkan’ın bir sonraki Cumhurbaşkanımızın resmi karşıladı beni. Hepinize teşekkür ediyorum. Ve bu meydana gelince, gönüllere taht kuran vefatıyla yasa boğan Ferdi kardeşim beni karşıladı. Hepinize teşekkür ediyorum.

– Türkiye’nin neresine gitsek, Ferdi’nin ailesine çok selam söylüyorlar. Ben de buradan tüm Türkiye’ye ülkenin vicdanlı insanlarına teşekkür ediyorum. Bugün bundan önce yaptığımız 30 mitingden bir farkı var. bugün sabah bir kara güne uyandık. Bugün sabah aynı İstanbul gibi iradesi gasp edilmeye çalışılan şehirler var. İşte şimdi bu Amasya’daki bu muhteşem mitingi, sadece Amasya meydanı değil, bu mitingi, Adana izliyor, Antalya, Adıyaman izliyor. Adana’mıza, Antalya’mıza, Adıyaman’ımıza selam olsun.

– 1963 ve1977 seçimlerinden sonra Amasya’yı 47 yıl sonra Turgay Sevindi kardeşimizin kazanmasının sevincindeyim.

– Bir ülkede iktidarı kazanmanın yolu halkın rızasını almaktan geçer, öyle olmalıdır. Geçmezse orada kimse dönüp kimse milletin derdiniz dinlemez, işini görmez. Son dönem halkla bağını koparmış, artık halkın gözünden de gönlünden de düşmüş bir iktidar var. Daha nisan ayında zirai don yaşandı. Amasya dondan çok etkilenen bir ilimiz. O hafta Meclis’te Reşat Başkan bu sorunu dile getirdi. Tarımdan sorumlu genel başkanlar dile getirdi. 4 buçuk milyara ihtiyaç var. Ama sayın Erdoğan çıktı, ‘Abartıldığı gibi bir şey yok, bazı ürünlerde var bazı ürünlerde yok’ dedi. Amasya’nın ihtiyacı olan para 4 buçuk milyar. Amasya görmezden gelindi.

– 19 Mart darbesini yapmak, İmamoğlu’nu görevinden uzaklaştırmak ve bunun karşılığında düşen borsayı toplamak, çıldıran dolar kurunu düzeltmek için bize bunun maliyeti 6 trilyon lira oldu. Amasyalı çiftçinin ihtiyaç duyduğu paranın bin 333 katı. Don zararına bulamadıkları paranın bin 333 katını darbeye harcayanlara yazıklar olsun!

– Amasyalı AKP’lilere MHP’lilere söylüyorum, senin don zararına para bulamayanlar, kendi iktidarları için memleketi strese soktukları sürece Amasya’nın ihtiyaç duyduğu paranın bin 300 katını buluyorlar. Sen destek oluyorsun, iktidara gelince sırtını dönüyorlar. Amasya’nın AKP’lisini de MHP’lisini de bu gaddar iktidardan uzak durmaya, kendisini düşünecek halkın iktidarını seçmeye davet ediyorum!

– Bu iktidar Amasya’yı unuttu. Amasya’da sulama alt yapısı yok. Türkiye büyük bir kuraklığa giderken, Amasya kuraklığa itiliyor. Amasya’yı unutanlara, bu hale getirenlere, Amasya’nın söyleyecek sözü var. O sandık gelecek. Demokrasi kimi istiyorsan getirdiğin istemiyorsan götürdüğün bir süreçtir. Ekrem İmamoğlu’nun resmini, sesini yasakladılar. Vekillerimiz gitti köprüye resmini astı. Bütün dünya gördü. Şimdi Amasya’nın dağlarında Ekrem Başkan’a özgürlük yazıyor.

– Artık milletin gözünden de gönlünden de düşen bu iktidar, toplumsal desteğini, meşruiyetini kaybetti. İşçinin, gencin, çiftçinin karşısına bakamayan bir iktidarla karşı karşıyayız. 

– Kışın sıcak solanlarda oturdu Tayyip Bey, yazın klimalı solanlarda oturdu. Siz hiç Tayyip Bey’in son zamanlarda insan içine çıktığını gördünüz mü? Kahveye gelebiliyorlar mı? Sokağa çıkabiliyor mı? Derde derman olabiliyor mı? O zaman ne işi var bunların iktidarda? Değiştirelim gitsin!

– Şimdi hükümetin adı var kendi yok. İstifa edemiyor. Her şey bir kişinin ağzından çıkıyor, her şey onun dolma kaleminden. Hükümete gerek yok, Erdoğan istifa! Tayyip bey öyle ileri geri konuşuyorsun ya, 3 tane savcının 3 tane yalancı şahidin arkasına sığınıp iktidarda kalmaya çalışıyorsun ya, Amasya’yı don vuruyor duymuyorsun, emekliyi duymuyorsun ya al bunu duy! Bu yükselen Amasya’dan milletin sesidir. Biz burada yüzde 7’de aldık son seçimde neredeyse 2 kişiden birinin oyunu aldık. Amasya’nın namuslu insanları evlatlarının geleceğine sahip çıkıyor. İyi ki varsınız. 108 günü arkadaşlarımız tutuklu. O gün İstanbulluları Saraçhane’ye çağırdık. Gece mitinglerinde milyonu bulduk.

–  Anadolu’ya geçtik. Ne Yozgat bıraktık ne Van, Mersin’e de gittik Trakya’ya da. Gördüğümüz şudur ki millet iradesine sahip çıkıyor. Milli iradeyi yargı eliyle gasp etmeye çalışanlar var.  Egemenliği milletten alıp yargıya devretmek isteyenler, millete kafa tutanlar var. Millet diyor ki İstanbul’u İmamoğlu yönetecek savcı diyor olmaz, millet diyor, Adana’yı Zeydan yönetecek savcı diyor olmaz, Antalya’yı Muhittin yönetecek savcı diyor yok, Adıyaman’ı Abdurrahman yönetecek savcı diyor yok. Burada o savcıya da ona siyasi görevleri verene de diyorum patron millettir, millet ne derse o olur!

– Abdurrahman Tutdere, deprem olduğunda abisini, yengesini, 5 yaşındaki bebeği elleriyle gömdü. Sonra enkazların başına koştu. Onu partimiz aday göstermedi, Türkçe ve Kürtçe ağıt yakan analar, küçücük çocuklar, onun insanlığına şahit olanlar istedi. Antalya’da Muhittin Böcek, tarihte kimse 2 kez kazanamamış, üst üste kazanan yörüklerin gururu olan, bunların hepsini bir kefeye koyuyorlar. Aziz İhsan Aktaş’ı suç makinesini, hepsine iftira attırıp dışarı salıyorlar.

– Aziz İhsan Aktaş’a 108 gün önce savcılık suç örgütü lideri dedi. AKP ile ilişkisine geç onu MHP ile ilişkisine geç onu diyor. CHP ile ilişkisinde deşeliyor, bu ifadeyle çıkamazsın benim dediğim gibi ifade vereceksin diyor. Bu itirafçı bizim arkadaşlarımıza yaptığı yalanların bir kenarını dolduramazken, Aziz İhsan Aktaş kimlerle çalıyor? Yargıtay’ın işlerini o yapıyor. TBMM o yapıyor, devlet hava meydanlarını, THY’yi, Pamukkale ve Uludağ Üniversitesini, AKP’li Trabzon, Ordu, Kocaeli, Kahramanmaraş, büyükşehir belediyeleri, Elazığ, Isparta il belediyeleri 40’tan fazla ilçe belediyelerini AKP yönetirken, Balıkesir ile Şanlıurfa’yı, Afyon’u Kilis’i, Yozgat’ı, Uşak’ı AKP döneminde bu adam çöpleri topluyor ihalesini kazanıyor. bizimkilerden ihale aldı diye, hepsini içeri tıkıyorlar.

 

– Bu kurumlardan birinin yöneticisini almıyorlar, bir memura soru sormuyorlar. Yapılan iş ne yolsuzluk soruşturmasıdır ne de ortada yolsuzluk vardır. Yapılan iş bir suç makinesi üzerinden Cumhuriyet Halk Partisine iftira atmak, tek suçu 31 Mart tarihinde AKP’yi yenmek olan arkadaşlarımızı cezalandırmak vardır. Buna izin vermeyeceğiz. Sayın Erdoğan’a söyleyeyim, çatlasan da milletin dediği olacak, sen gideceksin Ekrem İmamoğlu gelecek!

 

– Türkiye’nin ekranları başındaki herkese söylüyorum, 1 ay sonra yüzümüze bakamayacaksın diyorlardı, gözünüze bakıyorum Türkiye. İftira var, kul hakkı var, arkadaşlarımızın namusuna el uzatmak var. Allah için biz onların yanındayız. Sonuna kadar arkalarındayız. Artık Türkiye bir yol ayrımındadır. Tüm siyaset tehdit altındadır. Bir avuç insan bu ülkeyi vesayetle yönetmeye niyet etmişlerdir. AKP ve MHP’nin de siyasetçileri, siyaseti eskisi gibi yapmak isteyen herkes tehdit altındadır. Devletin bin yıllık geleneği tehdit altındadır. Artık bu mücadele demokrasi mi otakrasi mi mücadelesidir. Bu mücadele sandığa sahip çıkma mücadelesidir. Herkes tarihteki yerini doğru almalıdır. Devletin şerefli yargı mensuplarını, bürokratlarını, vicdan sahibi siyasetçilerini, Amasya’nın hangi partiye oy verirse versin bu darbeye karşı milletin iradesine sahip çıkmaya davet ediyorum.

– Bugün tertemiz başkanlarımızı almışlar, hükümsüzdür. Gelin yalanlarınızla , iftiralarınızla, fezlekelerinizle gelin. Şafak operasyonlarıyla gelin. Gerçeği değiştiremeyeceksiniz, Türkiye’yi engelleyemeyeceksiniz. Diyorlar ki ya bu sosyal demokratlar, demokratlar hakikaten değişik adamlar. Ne kadar zulmetsek de enerjileri değişmiyor. Omuz omuzalar, geliyorlar şiir okuyorlar, halay çekiyorlar ama asla teslim olmuyorlar. Memleket kurtulana dek bu otobüs durmayacak. 

– Diyorlar ki ya bu sosyal demokratlar, demokratlar hakikaten değişik adamlar. Ne kadar zulmetsek de enerjileri değişmiyor. Omuz omuzalar, geliyorlar şiir okuyorlar, halay çekiyorlar ama asla teslim olmuyorlar. Memleket kurtulana dek bu otobüs durmayacak. Parti kurdular, eyvallah baş tacı, 23 yıl seçime girdiler eyvallah baş tacı. Millet oy verdi millet saygı duydu.

– Biz 47 yıl boyunca 1. parti olamadık, of demedik, kusuru kendimizde aradık. Rakibimize darbe yaptılar, onlardan önce Meclis’e demokrasiye sahip çıktık. Ama bunlar değil bizim gibi 47 yılı, 47 gün buna tahammül etmediler. Bir siyasi partinin demokrat olup olmadığına kazandığı gece değil, kaybettiği gece bakacaksın. Kazanınca övünen, kaybedince millete kafa tutanlara demokrat denmez, onlara hazımsız denir! 50 sene kaybetmişiz, millete bir şey dememişiz. Çatlasanız da patlasanız da artık millet 31 Mart’ta kararını vermiş, bundan sonra da getirecek. Övünerek söylüyorum ki Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün partisi, Türkiye’nin 1. partisi.

 

– Şimdi milletin 31 Mart’ta mesajını anlamayanlar hala milletle uğraşıyor. Asgari ücretliler, emekliler, tarihin en zor dönemini yaşıyor. İnanmayanlar kuyumcuya gitsin. 2002’de çeyrek altın kaç para? En düşük emekli maaşı kaç para? Bu arkadaşlar gelmeden en düşük emekli maaşı 8 çeyrek altın alıyordu. Şu anda 2 buçuk çeyrek altın alıyor. Bu iktidar gelemeden önce asgari ücret 7 çeyrek altın alıyordu. Şimdi 3 çeyrek altın alıyor. Her bir emeklinin cebinden 6 çeyrek altın, her bir asgari ücretlinin cebinden 4 çeyrek altın kayıp. Bu çeyrek altın, masadaki peynirde kayıptır, çocuğun beslenme çantasında kayıptır. Artık bakan evlatlarının devri bitecek vatan evlatlarının devri başlayacaktır.

– Biz bütün taraflarla görüşerek, en düşük emekli maaşının 30 bin 205 lira olması için, asgari ücretin 30 bin 205 lira olması için ve memur emeklisine de 16 bin seyyanen zam verilmesi için kanun önerisi sunduk. Diyorlar ki 15’inden sonra biz tatile gideceğiz, nereye gidiyorsun millet bu haldeyken? Milletin yarası kanıyor. Milletin yarasına merhem olmayanlar, tuz basanlar tuzlu suya giremezler. Bu millet size hakkını helal etmiyor!

 

2 KASIM’I İŞARET ETTİ

– Bugün Erdoğan uçakta gelirken, günlerdir televizyonlar gösteriyor ya ve Cumhuriyet Halk Partisi birinci parti. Anketlerde önde, farkı açıyor. AK Parti 30’un altına gitmiş, CHP 40’a tırmanıyor. Kimi 40 bulmuş, kimi 36. Ama Cumhuriyet Halk Partisi, Türkiye’nin birinci partisi. İşte bunu hazmedemeyince kendine soru sordurmuş, cevaplıyor: ‘Onlar kadar biz de anket yaptırıyoruz. CHP birinci değil, eşitiz. Hatta öndeyiz’ diyor. Buradan Erdoğan’a sesleniyorum. Amasya’dan sesleniyorum. Sen birinci parti olsan takla ata ata, parende ata ata sandığa gidersin. Hodri meydan, hodri meydan. Ey Erdoğan, 2 Kasım Pazar, eğer anketine güveniyorsan, kendine güveniyorsan, partine güveniyorsan hodri meydan. 2 Kasım Pazar getir sandığı, al boyunun ölçüsünü. Erdoğan kaçma, sandıktan kaçma, milletten kaçma, seçimden kaçma. Ben partime güveniyorum. Ben milletime güveniyorum. Ben adayıma, Ekrem İmamoğlu’na güveniyorum. Hodri meydan, hodri meydan, hodri meydan. Buradan Erdoğan’a bir seslenelim mi? Ey Erdoğan, ben milletim, ben milli iradeyim. Ben ne dersem o olur. Adayımı yanımda, sandığı önümde istiyorum. 3 Kasım’da gelenler, 2 Kasım’da gidecekler. Milletin yüzü gülecek. Bunu Amasya’dan bütün Türkiye’ye haykırıyoruz. 2 Kasım Pazar Türkiye’nin kurtuluş günüdür. Bu güzel kentin güzel insanları, iki dağın arasında, Osmanlı’dan kalma kadim medeniyetin güzel, çalışkan insanları. Atatürk’e ev sahipliği yapan, Milli Mücadele’nin ilk durağı, Cumhuriyet’in kuruluş kodlarının temellerinin atıldığı bu güzel memleket, yeniden yüzyıl sonra, yeni bir yürüyüşe var mısınız? Hep beraber iktidara yürümeye var mısınız? Hep beraber Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün partisini iktidar yapmaya var mısınız? Bu yolu birlikte yürümeye var mısınız? O zaman yürüyelim arkadaşlar, yürüyelim.”

– Çok sayıda vatandaşın katıldığı mitingde sık sık ”İmamoğlu’na özgürlük”, ”Cumhurbaşkanı İmamoğlu”, ”Ya hep beraber, ya hiçbirimiz”, ”Mustafa Kemal’in askerleriyiz” sloganları atıldı.

 

Bu habere emoji ile tepki verKızgınBayıldımHahahaBeğendimMuhteşemÜzgünİnanılmaz

Haber Kaynak : SOZCU.COM.TR

“Yayınlanan tüm haber ve diğer içerikler ile ilgili olarak yasal bildirimlerinizi bize iletişim sayfası üzerinden iletiniz. En kısa süre içerisinde bildirimlerinize geri dönüş sağlanılacaktır.”

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
HoliganbetRize escorttrabzon EscortŞehirler arası taşımacılıkdeyneytmey boynuystu veyreyn siyteyleyrdeyneytmey boynuystu veyreyn siyteyleyrdeyneytmey boynuystu veyreyn siyteyleyr